Konu
:
Karşıda Görünen Ne Güzel Yayla Türküsünün Hikayesi
Tekil Mesaj gösterimi
27-02-2009, 11:19
#
1
(
permalink
)
Bkmlyz
Karşıda Görünen Ne Güzel Yayla Türküsünün Hikayesi
Karşıda Görünen Ne Güzel Yayla Türküsünün Hikayesi
Yöre:
Sivas
Vaktiyle
Hafik ilçesinin Sofular köyünde Hızır adında bir genç varmış.O zamanlar bu köyün halkı Alevi imiş.Zamanla yoldan çıkmışlar.Onların bu durumunu beğenmeyen Hızır
köyden ayrılmaya karar vermiş
çıkmış yola.Ha şurası
ha burası derken Banaz´a kadar gelmiş.Pir Sultan´ın yanına azap durmuş.Sonra da müridi olmuş.Aradan seneler geçmiş
bir gün Hızır:
"Pirim
demiş; Sen herkese himmet ediyorsun
herbiri çeşitli makamlara geçiyor
ne olur
bana da himmet et
büyük adam olayım
ben de bir makama geçeyim."
Pir Sultan şöyle bir düşündükten sonra gülümsemiş. "Ulan Hızır ben dua ederim
belki sen de büyük adam olursun; Hatta paşa
vezir de olursun ama
sonunda gelip beni astırırsın."
Yine de duasını eksik etmemiş.Hızır İstanbul´a gidip saraya girmiş.Ağa
Kapıcıbaşı
Paşa
Beylerbeyi derken vezir olup Sivas valiliğine atanmış.Pirini unutmamış
haber gönderip huzuruna getirtmiş.Hürmet
izzet
ikram derken bir hayli de sohbet etmişler.Yemekte mükellef bir sofra donanmış.Pir Sultan yiyeceklere şöyle bir bakıp hemen geriye çekilmiş.Paşa şaşırmış.
"Birşey mi oldu pirim?". Pir Sultan
"Hızır
demiş; Bu yemeklerde zina kokuyor. İçinde yetim hakkı var
sen bunları haram para ile yaptırmışsın." Hızır Paşa "Yok pirim" dediyse de dinletememiş.Ama bir hayli de içerlemiş.Pir Sultan biraz daha ileri gidip
"Bunları ben değil
köpeklerim bile yemez.İstersen çağırayım da gör" demiş.Hemen ünlemiş
köpekler anında gelmişler.Bir tepsiye haram yemek
bir tepsiye helal yemek konmuş.Önce haram yemekler getirilmiş.Köpekler şöyle bir koklayıp geri geri çekilmişler. Arkasından helal yemeklerle dolu tepsi gelmiş.Köpekler onu da kokladıktan sonra
kuyruklarını sallaya sallaya yemeye başlamışlar.Bu hakarete çok kızan Hızır Paşa
hırsını yenemeyip pirini Toprakkale´ye hapsettirmiş.
Eh... Ne de olsa piri.Hırsı geçince bir bahane ile affetmek istemiş.Zindandan çıkartıp demiş ki:
"Bana içinde Şah´ın adı geçmeyen üç deyiş söylersen seni affedeceğim.Yok
söylemezsen kendin bilirsin" Pir Sultan "Peki öyleyse" deyip tezeneye şöyle bir dokunmuş ve
"Açılın Kapılar Şah´a Gidelim"
"Kul Olayım Kalem Tutan Ellere" ve
"Karşıda Görünen Ne Güzel Yayla" adlı değişleri okumuş.
(Tüm değişlerde Şah´ın adı defalarca geçiyor)
Pirini affetmeye hazırlanırken
onun hemen her fırsatta Şah´ı anması Hızır Paşa´yı çileden çıkarmış.Ne söylediğini
ne yaptığını bilemez hale gelmiş.Yanındakilere emretmiş:
"Asın bunu".
Karşıda Görünen Ne Güzel Yayla
Karşıda görünen ne güzel yayla
Bir dem süremedim giderim böyle
Ala gözlü Pirim sen himmet eyle
Ben de bu yayladan Şah´a giderim
Eğer göğerüben bostan olursam
Şu halkın diline destan olursam
Kara toprak senden üstün olursam
Ben de bu yayladan Şah´a giderim
Bir bölük turnaya sökün dediler
Yürekteki derdi dökün dediler
Yayladan ötesi yakın dediler
Ben de bu yayladan Şah´a giderim
Dost elinden dolu içmiş deliyim
Üstü kan köpüklü meşe seliyim
Ben bir yol oğluyum yol sefiliyim
Ben de bu yayladan Şah´a giderim
Alınmış abdestim aldırırlarsa
Kılınmış namazım kıldırırlarsa
Sizde Şah diyeni öldürürlerse
Ben de bu yayladan Şah´a giderim
Pir Sultan Abdal´ım dünya durulmaz
Gitti giden ömür gelinmez
Gözlerim de Şah yolundan ayrılmaz
Ben de bu yayladan Şah´a giderim
Pir Sultan Abdal
Alıntı.
Bkmlyz
Açık Profil bilgileri
Bkmlyz - Özel Mesaj gönder
Bkmlyz - Daha fazla Mesajını bul